Korunma yöntemleri istenmeyen gebelikleri ve cinsel yolla bulaşan hastalıkları önlemek amacıyla alınan önlemlerdir. Her bireyin ihtiyaçları farklıdır. Bu nedenle uygun koruma yöntemini belirlemek için hekime danışılmalıdır.
Korunma yöntemleri %100 koruma sağlamamaktadır. Kullanılan yönteme göre koruyuculuk oranı değişmektedir. Erkeklerin ya da kadınların korunma yöntemleri de farklıdır. En yaygın korunma yolları arasında prezervarif, doğum kontrol hapları, spiraller sayılabilir.
Erkek Korunma Yöntemleri
Prezervatif (Kondom)
En sık kullanılan ve kolay bir yöntemdir. Spermin vajene geçişini önleyen bir kılıftır. Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan koruması en büyük avantajıdır. Latex alerjisi dışında yan etkisi yoktur. Yırtılması durumunda ertesi gün hapı mutlaka alınmalıdır. En az yan etki görülen yöntem olması avantajdır.
Vazektomi
Erkek cinsel organında sperm yolunda cerrahi olarak geçişi durdurmaktır. Bu yöntemde erkek cinsel fonksiyonlarında hiçbir değişiklik olmamaktadır.
Geri Çekme
İlişki sırasında içeri boşalma olmadan penisin dışarı çekilip boşalmanın dışa sağlanmasıdır.
Kadında Korunma Yöntemleri
Doğum Kontrol Hapları
Her gün düzenli kullanıldığında ve aynı saatte alındığı sürece korunmada sorun yaratmamaktadır. Doğum kontrol hapları yumurtlamayı baskılar, spermlerin rahime geçişini rahim ağzı akıntısında yaptığı değişiklikle önler ve rahim duvarını incelterek etkili olur. Etkinliği %97-99’a yakındır. Zaten bu nedenle en etkin yöntemler arasındadır.
Kombine Haplar
Bunlar içerisinde östrojen ve progesteron hormonlarını içerirler. Adetin ilk günü kullanılmaya başlanır. Kural her gün aynı saatte alınmasıdır. İçinden 21 tane çıkanlarda, 21 günde kutu biter ve 7 gün ara verilir. 8. gün yeni kutuya geçilir. Ara verildiğinde adet başlar. 7 günlük arada korunmaya yani ek yönteme ihtiyaç yoktur. 28 tane çıkanlarda ise 7 gün ara yoktur. Yani 28 tane çıkanlarda kutu biter ertesi gün yeni kutuya başlanır, son 7 hapta adet başlar.
Progesteron İçeren Doğum Kontrol Hapları
Bu grup özellikle emzirme döneminde, pıhtılaşma sorunu veya başka nedenle östrojen hormonu almaması gereken grupta tercih edilir. 28 gün hiç ara vermeden kullanılır. En büyük yan etkisi adet miktarını azaltmasıdır. Bazen adet olmayan aylara yol açabilir.
Hapların Yan Etkileri
Baş ağrısı, bulantı, göğüste hassasiyet, ara kanama, tüylenme, sivilcelenme, adet olamama, kilo alımı, duygu durum değişiklikleri, tansiyon yükselmesi, cinsel istekte azalma sayılabilir.
Kimler Kullanmamalı?
Derin Ven Trombozu, emboli (inme), kalp krizi geçiren veya geçirme riski yüksek olanlarda kullanılmaz. Dikkatli olunması gereken grup ise 35 yaş üzeri ve günde 15 taneden fazla sigara içenler, kolesterol yüksekliği, tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı gibi çoklu risk faktörü olan gruptur. Ayrıca safra yolları ve karaciğer hastalarında, depresyonda, sistemik lupus hastalarında, epilepside, migrende, meme kanseri risk grubunda başka korunma yöntemleri mantıklıdır. Her zaman riskler sadece sıralama ile değerlendirilmez, bu yüzden doktor kontrolü olmadan doğum kontrol hapı önerilmemelidir.
Yeni Nesil Doğum Kontrol Hapları
Yeni nesil doğum kontrol haplarında, kilo alma, tüylenme, kalp damar hastalıkları riski çok azalmıştır. Bazı yan etkilere ise hiç rastlanmamaktadır.
Doğum Kontrol Haplarının Avantajı
Adet ağrılarını ve adet dönemindeki gerginliği azaltır. Özellikle adet kanama miktarını azaltması, kansızlık problemi yaşayanlarda önemli avantaj sağlar. Acil korunma yöntemi olarak 72 saat içerisinde ertesi gün hapı olarak reçetesiz eczaneden temin edilebilen hormon ilacı vardır.
Enjeksiyon Şeklinde Olan Hormonal Korunma Yöntemleri
Bunlar aylık ve üç aylık yapılabilmektedir. Aylık yapılan enjeksiyon östrojen ve progesteron içerirken 3 ayda bir yapılanda sadece progesteron vardır.
Rahim içi araçlar %97-99 oranında koruma sağlayan en sık tercih edilen yöntemler arasındadır. Korunma yöntemi her korunmada adetli başlar, spiralde adetli takılır genelde kanamanın azaldığı son günleri tercih edilir. Burada adetli olunmasında amaç gebeliğin ekarte edilmesidir.
Bunlar Cooper-T, Multiload, Nova-T şeklinde türleri olan spirallerdir.
Yeni nesil spiral, Gynefix isimlidir. Bakırlı spirallerin son dönemlerde en çok tercih edilenidir. Koruyuculuk 5 yıldır.
Gynefix‘in en büyük avantajı diğer bakırlı spiraldeki yan etkilerin minimuma inmiş olmasıdır.
Bakırlı spirallerin hepsi rahim ağzından geçip rahim içine yerleştirilirken, Gynefix özel bir sistemle rahim tavanına sabitlenmektedir. Koruyuculuk 5 yıldır. Kayma, ara kanama, enfeksiyon oranı diğer bakırlı spirallerden düşüktür.
Şiddetli ağrı, kanama, ateş, kokulu akıntı ve adet rötarında hemen doktora başvurulmalıdır.
Spiral klasik bakırlı ise bir miktar kasık ağrısı, akıntıda artış, adet kanama miktarında artış ve uzama yapabilir.
Bu spiral en önemli avantajı adet kanamasını azaltmasıdır.
Bakır yerine progesteron salgılar. Bu nedenle kanaması yoğun, sancılı, myomlu hasta grubunda tercih edilmektedir.
Anatomik olarak rahimde şekil bozukluğu varsa yerleşmede sorun yaratabilir. Pelvik enfeksiyonlarda özellikle yakın dönemde geçirilmişse tercih edilmez. Anemi (kansızlık), bağışıklık sistemini baskılayan hastalıklarda, nedeni bilinmeyen kanamalarda ve bakır alerjisinde de tercih edilmemelidir.
Tüplerin Bağlanması
Cerrahi olarak genelde laparaskopi ile tüpler bağlanır. Hasta ve eşinden geri dönüşümsüz bir yöntem olduğu konusunda imzaları alınır.
Bariyer Yöntemler
Diyafram, servikal başlık ve vajinal halka diye sayabiliriz.
Vajene yerleştirilerek etkili olan diyafram ve servikal başlık kullanışlı olmamaları nedeniyle artık tercih edilmemektedir.
Nuva Ring denilen vajinal halka hormon içeren esnek bir plastik halkadır. Cinsel ilişki sırasında rahatsız etmez. Bariyer yöntemlerden şu anda kullanılan yöntemdir. Vajende 21 gün kalır, adetli takılır.
Spermisid denilen koruyucu yöntemler, köpük, jel, tablet, krem çeşitleridir. İlişkiden 10-15 dakika önce uygulanan yöntemlerdir.